PHAETHON
Birinin bittiği yerde öteki
İki bilardo masası sanki,
üzerlerine serilmiş
ütülü, gergin, masmavi birer kadife
Masmaviliklerin kesiştiği yerde
gözlerim kamaşıyor
İçime bir sonsuzluk hissi doluyor.
Bir ikindi böyle hayallerle
rüzgarın peşi sıra
güz gazellerinin hüznü ile
savrulup dururken
çakılların, kumların üzerinde
minik dalgalar arasında,
bir yunusun sırtında
sevgili arkadaşım
Hermiyas göründü.
Bir göründü bir kayboldu Hermiyas
Gözüm ikiz maviliklerde kaldı.
Uçsuz bucaksız mavilikler
bir ucundan tutuştu, şimdi.
Yangın büyüdükçe büyüyor.
İki mavinin birleştiği yerde
Babam Helios,
Güçlü, kuvvetli, yakışıklı babam
Ateş saçan atlarını coşturmuş geliyor.
Sarı saçları altından, her bir teli
birer ok, birer mızrak gibi parlak.
Korkularımı atıp cesaretimi toplayarak
Kimselerin, değme tanrıların bile
yapamadığını yaptım,
Koştum peşinden,
“BABA” dedim.
“OĞLUM” dedi.
Nefesimi tuttum, gözlerimi kapadım.
Sevinmişe benziyordu,
dile benden bir şey dedi
Styks ırmağı üzerine ant olsun,
dileğini yerine getireceğim dedi.
Yüreğim kafesinden çıkmak isteyen
bir kuş gibi pürtelaş,
ölümlü olduğumu bilerek
Baba, dedim.
“Bugün arabanı ben süreceğim”
Ama, dedi babam
Ama, bir kez söz vermişti babam.
Dileğimi yerine getirecekti.
Ama dedi, koca Zeus bile istemedi bunu benden.
Ama dedi, Yolun deniz,dere,tepe,
yalçın kaya.
Binbir canavar arasında
Atlar ise azgın mı azgın.
Ölümlüydüm ama ölümü düşünemezdim.
Atlarla, arabanın parlaklığı aklımı almıştı.
Sonunda benim güçlü isteğim
babamın endişelerinin üzerine çıktı.
Babam arkaya ben öne oturduk.
Şimşek gibi fırladık.
Rüzgarlarla yarıştık.
Altımızda Ida, Olympos
Upuzun Nil…
Atlar hızlarına hız katıyordu.
Saçlarım omuzlarımı dövüyordu.
Ben duymuyordum, babam bağırıyordu.
Nereye gideceğimi, nasıl gideceğimi değil
Daha ne kadar hız yapacağımı düşünüyordum.
Zeus bile korkmuş,
Dur demek için önce şimşeklerini
sonra da yıldırımlarını yolladı üzerime
Vuruldum.
Düştüm, Eridanos’un serin sularına gömüldüm.
Kıyılardan, ağaçların arasından naiadlar,
özden, üveyden ablalarım, kardeşlerim geldiler.
Mezarımı yaptılar, yasımı tuttular.
Öldüm ama babamı buldum,
babamın arabasına bindim.
Yasımı tutun ama üzülmeyin bana.
Yapmasaydım pişman ölürdüm.
Yaptım pişman olmadan öldüm.
Benim adım PHAETHON.