İTİBARDAN TASARRUF veya TEMSİLDE TASARRUF

 

 

İTİBARDAN TASARRUF veya TEMSİLDE TASARRUF C:\Users\tosh\Documents\Downloads\itibar.jpg

 

İtibardan tasarruf olmaz cümlesi son yıllarda politika literatürüne (litterature politique) kazandırılmış bir cümledir.

Bu cümlenin ifade ettiği anlamı kavrayabilmek için önce itibar sözüne biraz daha yakından bakmamız gerekmektedir.

İtibar kelimesi dilimize Arapça’ dan gelmiş iˁtibār إعتبار (#ˁbr ) mastarından türemiş. Anlamı:
1. Bir şeyi bir şey sayma, … olarak kabul etme, sayı sayma, saygı gösterme.
2. Saygı, saygınlık,
Arapça ‘abara’ kelimesi ile iç içedir. Bu da tartma işlemini akla getiriyor. Peşinden ibra ve ibret kelimelerini düşünelim.

Dilimize girmiş yine bu kökenden gelen bir başka sözcük de (itibari) dir. Aslında öyle olmadığı halde öyle sayılan, öyle kabul edilen (nakdi para-itibari para) anlamına kullanılmaktadır.

İtibaren kelimesi ise İngilizcedeki “since” kelimesi gibi “ …den beri “ anlamına gelmektedir. Yani başlangıcı olarak kabul edilen olay veya tarihten başlayarak yerine kullanılmaktadır.

İtibar, TDK ve başka sözlüklere göre:

Saygı görme, değerli bulunma, güvenilir olma,
Saygınlık. Şerefli olma hali,
Borç ödemede güvenilir olma durumu olarak tanımlanmaktadır.

Aynı şekilde itibar gören, hatırı sayılan, saygınlığı bulunan, saygın, sözü geçen, güvenilir, inanılır kişilere da muteber sıfatı kullanılmaktadır. Muteber şerefli kişi anlamına da kullanılmaktadır.

Sözlükteki bu bilgilerden de anladığımız gibi itibar, saygınlık, bir kişi veya toplumun bir bölümü tarafından bir kişiye, bir kurula veya kuruma karşı gösterilen olumlu kabul durumunu göstermektedir.

Toplumda daha önceden belirlenen etik ve moral kurallara uygun davranıldığı ölçüde o kişiye karşı duyulan yüksek güven (itimat) duygusudur.

İtibarın iki tarafı bulunmaktadır.
Bir tarafı itibar edilen diğeri itibar eden veya edenlerdir.
Burada itibar edilen edilgendir. Kendine biçilen değeri kabule mecburdur.

İtibarın etkin olan diğer tarafı ise itibarın miktarı veya derecesi konusunda söz ve karar sahibidir.
Başka bir anlatımla itibarda bir tasarruf söz konusu olacaksa veya olmayacaksa bunu yapabilecek olan itibar edilen değil itibar eden veya edenlerdir.

Bu açıdan bakıldığında “itibardan tasarruf olmaz” sözü anlamdan yoksun olup yerini bulmamaktadır.

Sanırım anlatılmak istenen “Temsilde Tasarruf Olmaz” sözüdür.

Biraz daha açık söylemek gerekir ise toplumu temsil ile görevli olanlar temsil görevleri boyunca yapacakları harcamalarda tasarruf etmek zorunda değillerdir.
Amaç tasarruf değil temsil işlemini olabilecek olanın en iyi şekliyle yerine getirmektir.

Bu noktada tasarrufun da yapılacak harcamaların da elbette bir sınırı, bir ölçüsü vardır.

Bu sınır temsil sırasında parasal durumun gündeme getirilmemesi olarak tanımlanabilir. Yani ne fakirliğiniz ile ve ne de görgüsüzlüğünüz ile temsil görevinizi gölgelendirmemeniz gerekmektedir.

Halk dilinden bir örnek vermek gerekir ise “Atılacak Taşın Ürkütülen Kurbağaya Değip Değmemesi” bir ölçü olarak alınmalıdır.

Temsil edilen bir gerçek kişi veya şirket ise o şirketin cirosu, kârı, amaç ve hedefleri veya temsil edilen bir kamu hizmeti ise bütçeden o işe ayrılan para belli iken onun çok altında veya üstünde harcama yapılması haklı olarak eleştiri konusu olur. Bu da asıl itibar ve temsil konularını ikinci plana iter.

İtibardan Tasarruf Olmaz sözü yerine Temsilde Tasarruf olmaz sözünün kullanılmasının daha doğru olacağını düşünüyorum.

Saygılarımla…

Ali Can Polat

 

Yorum bırakın:

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.