GÜLMEK CİDDİ BİR İŞTİR

GÜLMEK CİDDİ BİR İŞTİR.

Düşünürken, gülerken böyle bir söz aklıma geldi. Bir yerde kullanırım diye belleğimin bir köşesine yerleştirdim ama bir yandan da altına imzanı atacağım bu önermenin “senden önce söyleyeni var mı, varsa kim” şeklinde bir soru takıldı aklıma. Araştırdım bir sonuca varamadım.
Her neyse, kim ilk söylediğinin ötesinde ben bunu benimsedim.
İnsanın ayağını gıdıklarsanız onu gülebilirsiniz ama gülmeden gülmeye fark var. Batı kapitalizmi gülme ve güldürmeyi de metalaştırmış seyirciye ne zaman gülüneceğini ve ne zaman durulacağını araya sıkıştırdıkları efektlerle yapmaya çalışıyor ama kendileri gülünç oluyorlar. Bu da ayrı bir konu.
Gülmenin güzelliği güldürücünün niteliği kadar güldürücünün yeteneğine de bağlıdır.
Gülmenin biyolojisi veya fizyolojisi bir yana gülme eylemi bir zeka işidir ve gülmeye konu olan şeyin kendisi ne kadar yüksek bir zeka ile örüntülenmiş ise o güldürü o denli güzeldir. Başka bir anlatımla komedi yazar ve oyuncularının işi drama yazar ve oyuncularından daha zordur.
Elbette o güzel güldürüyü anlamak, kavramak ve gülme eylemine katılmak da aynı şekilde bir zekayı gerektirir.
Hayat bir tiyatro logosunda gösterildiği gibi biraz ağlamak biraz da gülmektir.
Bu konuda ne kadar çok şey söylenmiş yazılmış, gülme üzerine ne güzel eserler yaratılmış.
Gülmek güzel şey be kardeşim.
Gönül ister ki; ağlayan yüzler azalsın, gülen yüzler çoğalsın.

Yorum bırakın:

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.