8 MART TÜM DÜNYA KADINLARI GÜNÜ
Herkes, özellikle kadınlarımız kendi yaşam öykülerini kendileri yazmalı, öykülerinin baş rol oyuncusu da yine kendileri olmalıdırlar.
XXI. Yüzyılda kadın olmak kolay, ihtiyacınız olan bir çift sivri topuklu ayakkabı, dekoltesi derin bir elbise, yeter. Ama gerçek bir kadın olmak isterseniz işiniz o kadar kolay değil. Önce sorgulayan bir beyninizin ve mangal gibi bir yüreğinizin olması sonra tabuları yıkacak cesaret ve azminizin bulunması gerekiyor, kolay gelsin.
Sanmayın erkek olmak çantada keklik. Var onun da önünde aşılması zor dereler, tepeler. Tabuların yarısı yüzünden o da hiç rahat değil. Belki de kurtulmak için onun daha çok çaba harcaması gerekecek. Başına koydukları o erkeklik tacının ağırlığı altında ılım ıslak, ter içinde, abuk sabuk işler yapıyor.
En iyisi gelin, el ele verin, siz bu işi birlikte yapın. Ortak düşmanınızı bulun ve onu birlikte pataklayın. Size sizden başkası yardımcı olamaz. İki şeye gereksiniminiz var. Bilek gücü değil, o çok gerilerde kaldı, akıl ve karşılıklı saygı-sevgi. Evde, işte, okulda ve her yerde. Temeli böyle atarsanız ‘ben’ ve ‘ben’ gider onun yerine ‘biz’ gelir. Biz gelince her şey ‘bizim’ olur. Her şey bizim olunca da cenneti gitmeye gerek kalmaz dünya cennet olur.
08.03.2024
aCp